TU106 GPU Çekirdekli NVIDIA GeForce GTX 1650 Ultra Grafik Kartı ve 4 GB GDDR6 Bellek İle Sızdırıldı!

NVIDIA GeForce GTX 1650 grafik kartının o kadar çok türünü gördük ki hepsinden burada tekrar bahsetmek kelimenin tam anlamıyla çılgınlık olabilir. TU117 GPU’lu orijinal GeForce GTX 1650’yi, TU117 GPU’lu GeForce GTX 1650 D6’yı, TU116 GPU’lu GeForce GTX 1650 SUPER’i gördük ve şimdi dördüncü bir tür ile de karşı karşıyayız; TU106 GPU’lu GeForce GTX 1650 Ultra.

Grafik kartının teknik özelliklerine gelince, GALAX teknik özellikleriyle birlikte GeForce GTX 1650 Ultra’yı ilk listeleyen firma oldu. Kart TU106-125 GPU mimarisine sahip, bu nedenle GeForce RTX 2060 ve GeForce RTX 2070’te bulunan aynı çipi kullanmasının yanı sıra GPU, 896 CUDA çekirdeğine sahip, bu da 14 SM birim tasarımına sahip olduğu anlamına geliyor. Yonganın çekirdek saat 1410 MHz temel frekans ve 1590 MHz boost frekans hızında çalışıyor.

Ekran kartı 4 GB GDDR6 bellek ile geliyor ve 12 Gbps’de 128 bit veri yolu arabirimi ile sunuluyor. GDDR6 çipleri göreceli olarak 14 Gbps’e kadar overclock yapma potansiyeline sahip olduğundan, kartın genel manada overclock için çok güzel bir boşluğu olması bayağı etkileyici.

NVIDIA GeForce GTX Turing Ailesine Bakacak Olursak:

GALAX GeForce GTX 1650 Ultra Grafik Kartı Görseli:

GALAX GeForce GTX 1650 Ultra, tek bir 6 pinli bir güç bağlantı portuna sahip. Yani bu demek oluyor ki 90W TDP’ye sahip bir kart ile karşı karşıyayız. Kartın kendisi standart bir çift fan ve fanın altında çalışan büyük bir soğutucu bloğu tasarımına sahip. Bu da iyi bir soğutma performansı demek olduğundan iyi bir overclock için yeterince fazla ısı boşluğu kalıyor demek olabilir. Ekran çıkışları olarak ise tek bir DVI, HDMI ve Display Port bağlantı noktasına sahip.

Ultra
base clock 1410

time spy score
3700

— APISAK (@TUM_APISAK) June 29, 2020

Performans açısından bakacak olursak , TUM_APISAK adlı twitter kullanıcısı söz konusu grafik kartı için değerleri sızdırdı ve aynı testte grafik kartının standart GTX 1650’ye göre %12’lik bir performans artışı ile 3700 puan aldığını belirtti.

Bu kartın dünya çapında yayınlanıp yayınlanmayacağından veya sadece Asya Pasifik pazarına özel olarak çıkacağından emin değiliz. Emin olduğumuz tek şey bu kartın çıkması ile mevcut rekabetin daha da artacağı.

Sürüm 74’ten bu yana, tüm bunlar değişti. Chrome gece modu olarak da bilinen karanlık mod otomatik olarak etkinleştirilebilir durumda. Bu, hem bilgisayarlar hem de akıllı telefonlar için gelen bir güncelleme. Maalesef iOS’ta manuel olarak uygulama içinden etkinleştirilemiyor. iOS için ancak sistem geneli ayarlanan karanlık modu tarafından destekleniyor.

İşletim Sisteminize Göre Karanlık Modu Otomatik Olarak Etkinleştirmek

Otomatik olarak etkinleştirmeyi tercih ederseniz, işletim sistemi ayarlarını değiştirerek Chrome karanlık modunu aktif edebilirsiniz. Ancak dikkatli olun: Bunu yaparsanız, yalnızca Chrome karanlık temasını etkinleştirmekle kalmaz, tüm cihazınız için karanlık modu etkinleştirmiş olursunuz. Posta klasörünüz, varsayılan takvim ve tüm sistem menüleri de karanlık modda görünür. Bunu istemiyorsanız ve yalnızca Google Chrome gece moduyla ilgileniyorsanız, bu özelliği uygulama içinden manuel olarak etkinleştirmeniz gerekir.

Windows 10’da Chrome karanlık modunu otomatik olarak etkinleştirmek

Sistem ayarlarını kullanarak Windows 10 karanlık modunu etkinleştirebilirsiniz. Bunları açmanın bir yolu Windows simgesi + I tuş birleşimini kullanmaktır. Alternatif olarak, arama kutusuna “Windows Ayarları” yazabilirsiniz. Ayarlarda, önce “Kişiselleştirme” ve ardından “Renkler” i seçin. Daha sonra “Koyu” yu seçebilirsiniz. Bu şekilde gece modu artık sistem genelinde etkin olacaktır – buna Chrome karanlık modu da dahildir.

MacOS’ta Chrome Karanlık Modunu Otomatik Olarak Etkinleştirmek

MacOS’ta, önce Ayarları açın. Varsayılan olarak menü tuşundaki gri düğmeyi bulacaksınız. Alternatif olarak, yukarıdaki Apple simgesine tıklayıp Sistem ayarlarını seçebilirsiniz. Şimdi menüden Geneli seçin. Daha sonra Görünüm altındaki üç seçenek arasından seçim yapabilirsiniz. Bunlardan biri Karanlık. Bunu seçtikten sonra karanlık mod daha sonra Google Chrome karanlık modu dahil olmak üzere sistem genelinde etkinleştirilmiş olacaktır.

“Otomatik” i seçerseniz, günün saatine bağlı olarak sistem genelinde karanlık mod etkinleştirilir ve devre dışı bırakılır. Tabii ki, bu aynı zamanda Chrome karanlık modu için de geçerlidir.

Android’de Karanlık Modu Etkinleştirmek

Sistem genelinde karanlık mod tam olarak Android 10’da tanıtıldı. Daha eski işletim sistemi sürümleri için karanlık modu başlatan uygulamaları indirip kullanmanız da mümkün. Android cihaz tedarikçileri genellikle standart yazılım üzerinde özelleştirilmiş bir kullanıcı arayüzü eklediğinden , aşağıdaki açıklamalarımız akıllı telefonunuzla tam olarak uyumlu olmayabilir.

İlk olarak, uygulama çekmecesi simgesine dokunarak menüyü açmanız gerekir. Ardından “Ayarlar” ı seçin. Burada, Chrome karanlık modunu içeren bir “karanlık temayı” etkinleştirebilir veya devre dışı bırakabilirsiniz.

İOS’ta Karanlık Modu Etkinleştirmek

Yukarıda belirtildiği gibi, karanlık mod yalnızca iOS 13 (iPad OS 13) ile donatılmış cihazlarda çalışır. İşletim sisteminin eski sürümleri karanlık bir mod sunmaz. “Ayarlar” a (gri dişli düğmesi) gidin ve Ekran ve Parlaklığı seçin. Burada, Açık ve Karanlık seçenekleri arasından seçim yapabilirsiniz. Karanlık seçeneğini belirlerseniz, karanlık mod, Chrome karanlık modu dahil olmak üzere sistem genelinde etkinleştirilir.

Jailbreak, Apple tarafından yayınlanan iOS, iPadOS, tvOS, watchOS gibi işletim sistemlerine uygulanan yazılım kısıtlamalarını kaldırmak amacıyla yapılan, yazılımın açıklarını kullanarak kullanıcının yetkilendirilmesidir. Jailbreak sonrasında cihazınıza resmi olmayan uygulamaları yükleyebilir, önceden kısıtlanmış olan ayarları değiştirebilir ve ekstra özellikler katabilirsiniz.

Jailbreak’in Avantajlar Neler?

Jailbreak sonrasında sahip olduğunuz en büyük avantaj, App Store’da bulunmayan uygulamaları yükleme ve kullanma özelliğidir. Bunlar çoğunlukla Apple’ın varsayılan olarak desteklemediği performansı ve görünümü optimize eden araçlardır. Bu, jailbreak yapılmış iOS cihazlar için ilgili üçüncü taraf uygulamalarını sağlayan alternatif mağazalar tarafından kullanılabilir kılınmıştır. Birçok jailbreak aracıyla birlikte otomatik olarak kurulan paket yöneticisi Cydia, en iyi bilinen çözümlerden biridir. Ancak 2018’de Cydia’nın resmi geliştiricisi, alternatif mağazayı güncellemeyi resmen durdurdu.

Jailbreak yapmanın avantajları:

• App Store’da bulunmayan üçüncü taraf uygulamaların yüklenebilmesi
• Arayüz görünümün özelleştirilmesi (simgeler, önyükleme animasyonu, vb.)
• Gizli iOS sistem dosyalarına erişim sağlanabilmesi.
• İOS ve Android cihazları arasında dosya paylaşımını etkinleştirmek.
• Bluetooth bağlantısındaki sınırların kaldırılması.
• Kaldırılamayan uygulamaları kaldırabilmek.

Jailbreak Yapmanın Riskleri Nelerdir?

İlk bakışta, iOS Jailbreak’in kullanıcılar için tamamen yararlı olduğu görülüyor. Sonuçta prensip olarak yaptıkları tek şey ek yönetim ve uygulama yönetimi seçenekleri sunmak. Bununla birlikte, sistem erişiminin kilidini manuel olarak açmak, bilmeniz gereken bir dizi riski  de beraberinde getirir. Örneğin, kilit açma işleminin kendisi sisteme zarar verebilir ve mobil cihazın daha sonra düzgün çalışmasını engelleyebilir. Bu durumda, Apple’ın cihazınızı garanti kapsamında değerlendirme olasılığı son derece düşüktür.

Ayrıca, Jailbreak durumunda sistem dosyalarına erişim sadece size değil, aynı zamanda potansiyel saldırganlara da açık hale gelir. Güvenliksiz uygulama yüklemeleri, suçluların iPhone veya iPad’inize casus yazılımları ve kötü amaçlı yazılımları gizlemelerini kolaylaştırmakla kalmaz, aynı zamanda cihazınıza daha fazla zarar vermelerini sağlar. Saldırıya uğrayan mobil cihazların bir başka temel sorunu, iOS’un yeni bir resmi sürümü yayınlanırsa, o yeni sürümü almanızı engeller, bu da sizi en son özellikleri kullanmanızdan alıkoyar.

Jailbreak yapmanın riskleri:

• Jailbreak işlemi sisteme zarar verebilir ve iOS’un işlevselliğini tehlikeye atabilir.
• Sistem kötü amaçlı yazılımlara ve casus yazılımlara karşı daha hassas hale gelir.
• Kötü amaçlı yazılımların ve casus yazılımların zarar görme potansiyeli artar.
• Garanti ve garanti talepleri geçersiz olabilir.
• Yeni iOS sürümlerine kolayca yükseltme yapamayabilirsiniz.

İPad’leri ve iPhone’ları Nasıl Jailbreak Yapabilirsiniz?

Son yıllarda Apple, iOS ve mobil cihaz donanımını sürekli olarak yükseltti ve yönetim mekanizmalarının kullanıcı tarafından etkinleştirilmesini önlemek için koruyucu mekanizmaları daha karmaşık hale getirdi. Ayrıca, yeni özelliklerin düzenli olarak eklenmesi, bir jailbreak’nin gerekliliğini veya faydasını sürekli olarak azaltı. Bilgisayar korsanları iPhone 11 gibi son modelleri başarıyla hacklediğini bildirmiş olsa da, bu sadece ortak tüketicileri değil, sadece uzmanları ilgilendiriyor.

Jailbreak aracını kullanmanın yolu; cihaz, model ve iOS sürümüne bakılmaksızın her zaman aynıdır.

1. Jailbreak yapmadan önce kişisel verilerinizi iPhone veya iPad’inizde yedeklemelisiniz. Cihazı USB üzerinden bir bilgisayara bağlayın ve kişisel dosyalarınızı aktarın veya iCloud hesabınıza kaydedin.
2. Yedeklemeden sonra, jailbreak işlemi için güvenlik özelliğinin devre dışı bırakılması gerektiğinden ekran kilit kodunu veya Touch ID’yi devre dışı bırakın. Bunu yapmak için ayarları açın ve “Touch ID & Code” a dokunun. Ardından tüm etkinleştirilmiş kilit mekanizmalarının seçimini kaldırın.
3. Şimdi, akıllı telefonunuzu Jailbreak için gerekli yazılımı yüklemeniz gereken bir PC’ye bağlayın. İPad veya iPhone’da bunu onaylamanızı isteyen bir iletişim kutusu görürseniz bu bağlantı türüne izin verin.
4. Dördüncü adım, Apple cihazınız ve iOS sürümünüz için doğru jailbreak programını bulmak ve indirmek. Bazı programlar her iki sistem için de mevcut olsa da, macOS veya Windows için araçlar arasında seçim yapabilirsiniz.
5. Seçilen aracı yükledikten sonra jailbreak işlemini başlatın ve ekrandaki talimatları uygulayın. Örneğin, bazı uygulamalar işlemi hızlandırmak için yeni bir iOS yüklemesi yapmanızı ve / veya uçuş modunu etkinleştirmenizi önerebilir.

Not:

IPhone 6 ve sonraki modellerin yanı sıra iPad 2 için de çoğu jailbreak aracı otomatik olarak paket yöneticisi Cydia’yı da yükler. Eğer yükleme gerçekleşmezse, yönetici hesabının kilidini açtıktan sonra uygulama mağazası alternatifini manuel olarak Cydia’yı indirip yükleyin.

Xiaomi’nin Black Shark 4’ü 100W Şarj Desteğine Sahip İlk Akıllı Telefon Olacak

Digital Chat Station tarafından yayımlanan bir tweet, 2021’de oyun odaklı akıllı telefonlar için gelen bir Snapdragon 875 ve 100W şarj desteği kombinasyonundan bahsediyor. Tipster, hangi cihazın bu donanım yükseltmelerini alacağınından bahsetmedi , ancak bunun öğrenmek için biraz daha beklememiz gerekebilir. Öte yandan, Xiaomi 100W Super Charge Turbo teknolojisini 2019’da tanıttı ve 4000mAh bataryaya sahip bir akıllı telefonun sadece 17 dakika içinde tamamlanabileceğini bizlere gösterdi.

Xiaomi zaten bu teknolojiye şu anda sahip ve amiral gemilerinden birinin Snapdragon 875 ile piyasaya sürülmesi bekleniyor, bu kombinasyonu kullanan ilk cihazlardan birinin Black Shark 4 olabileceğine inanıyoruz. Tabii ki, bu aşamada sadece bu iddalar sadece iddaa olarak kalıyor, bu yüzden Snapdragon Summit 2020 başladığında bu iddaaların doğruluğunun tamamını öğreneceğiz. Sızan haberlere göre Snapdragon 875, Snapdragon 865 ile karşılaştırıldığında çok büyük bir sıçrama olacak gibi görünüyor. Örneğin,Snapdragon 875’in Snapdragon 865’in sahip olmadığı entegre bir Snapdragon X60 5G modem barındırması bekleniyor.

The main selling point of the Q1 gaming mobile phone case next year is s875+100w±. At present, three of the four domestic game phone manufacturers are testing and promoting the commercialization of 100-watt fast charging. The large battery + super fast charging is too c.. (1/2)

— Digital Chat Station (@StationChat) June 27, 2020

Qualcomm bu yılın başlarında Snapdragon X60 modemini duyurdu, ancak bu teknolojinin önümüzdeki yıl çıkacak olan akıllı telefonlar için sunulacağını söyledi. Bu entegre çözümün 2021 için çipset maliyetini düşürüp düşürmeyeceğinden henüz emin değiliz. Bizi rahatsız eden tek şey, 100W’lık bir şarj cihazının ürettiği ısı miktarının fazla olma potansiyeli. Bunun, bir Snapdragon 875 ve 100W şarj desteği kullanmayı seçen üreticilerin, etkili bir soğutma çözümü hakkında uzunca bir arge yapmaları gerekeceği anlamına gelebilir.

Sizin için bir akıllı telefonda 100W hızlı şarj özelliği olması önemli midir?

Diğer şirketlerin aksine, Facebook ana uygulaması için karanlık mod sunmakta geç kaldı desek yeridir. Şirket, yakın zamanda bu gelen karanlık modla birlikte web sitesi için de tam bir yeniden tasarım hareketi başlattı.

Facebook’ta yeni karanlık moda erişebilen birkaç şanslı kullanıcı Twitter’da ekran görüntüleri yayımlamış bulunmakta:

Facebook appears to be rolling out Dark Mode… https://t.co/qSfDa8d51e

— Matt Navarra (@MattNavarra) June 26, 2020

Facebook, çıkış tarihi için henüz resmi bir açıklama yapmadı, ancak Social Media Today’e göre şu anda “küresel olarak kullanıcıların küçük bir yüzdesinin” yeni karanlık temaya erişebileceğine dair bir açıklama yaptılar. Tabi kararlı yazılımın ne zaman yayımlanacağına dair bir bilgi vermediler .

Tıpkı Google gibi, Facebook da uygulamalarına ve web hizmetlerine yeni özellikler içeren özellikleri aşamalı olarak belirli bir kullanıcı üzerinde test ettirdikten sonra yayımlamayı tercih ediyor. Bu kademeli yayımlamaların arkasındaki neden, bir özelliğin milyarlarca kullanıcı için kullanılabilir olmadan önce özelliklerin hatalarını düzgün bir şekilde test edebilme imkanına erişebilmeleridir. Kullanıcılara yavaş bir güncellemeymiş gibi görünen şeyin arkasında teknik nedenler olabilir.

iOS’un karanlık modunun Android için de kullanılabilirliği için Facebook’u takip edeceğiz ve sizi bu konudan haberdar edeceğiz. Bu özelliğin çok yakında (yaklaşık 5 sene) da Android kullanıcıları için geleceğine dair şüphemiz yok.

Telefon Alırken Dikkat Etmeniz Gereken Özellikler

Ekran

Büyük ekrana sahip bir telefon satın almak istiyorsanız, 1920 x 1080p çözünürlüğün altına düşmemelisiniz . Eğer çözünürlük konusunda daha fazla para harcamak isterseniz, daha keskin 2560 x 1440 Quad HD çözünürlüklü telefonları tercih edebilirsiniz. Ekran boyutunu da bu durumda düşünün. Ekranın her yerine elinizle kolayca ulaşabiliyor musunuz? Filmler için daha büyük bir ekran mı yoksa elde tutması daha kolay ve ellerinizden düşme olasılığı daha küçük olan bir ekran mı istiyorsunuz? Bu tamamen sizin tercihlerinize kalmış.

Ekran teknolojisine gelince, akıllı telefonlarda iki popüler ekran teknolojisi var: LCD ve AMOLED. İkisi arasındaki temel fark ışığın projeksiyonunda yatmaktadır. Teorik olarak, LCD ekranlar daha parlak olma eğilimindedir ve doğrudan güneş ışığındayken içeriği daha iyi görüntülerlerken, AMOLED ekranlar daha keskin kontrast ve daha doygun renkler sunar. Ayrıca Amoled ekranlar siyah görüntü verirken enerji harcamaz. Yani Amoled ekranlı telefonlarda karanlık tema ile batarya performansında artış yaşayabilirsiniz. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, ikisi arasındaki fark gittikçe daha az fark edilir bir hale geliyor.

İşlemci

İşlemci, hem performans hemde diğer özelliklerin belirlenmesindeki temel etkendir. Telefonunuzun işlemcisini doğru seçmeniz doğrudan performansı etkilemektedir. Hatta öyleki telefon güncelleştirmelerini bile etkileyebilir. Amiral gemisi işlemciler doğrudan performansa odaklanırken, orta seviye işlemciler daha çok batarya ömrüne odaklanır. Orta seviye bir işlemci ile çok daha fazla batarya performansı alabilirsiniz (İstisnalar olabilir).

Güvenilir İşlemci Markaları:

• Qualcomm
• Mediatek (MTK)
• Kirin
• Exynos
• Apple Bionic

Ram

RAM telefonun kısa süreli hafızasıdır ve cihazınızda çalıştırdığınız her yazılım RAM’i kullanır. Ne kadar çok RAM boyutuna sahip olursanız, arka planda tutabileceğiniz uygulama sayısı doğrudan yükselir. 2020 yılında en az 4GB RAM kapasitesi tercih etmeniz yararınıza olacaktır.

Batarya

Mümkünse bataryası hiç bitmeyecek bir telefon istiyorsunuz değil mi? Eğer düşük batarya kapasitesine ve harika özelliklere sahip bir telefon almayı planlıyorsanız, hızlı şarj (+20W) desteklediğinden emin olun.

Şarjınızın hızlı bitmesine sebep olan özellikler:

• Ekran yenileme hızı
• Ekran çözünürlüğü
• Düşük batarya kapasitesi
• Kötü yazılım

Yukarıdaki listedeki özellikler yüksek güç tükettiği için yüksek batarya kapasitesi veya (en azından) hızlı şarj teknolojisine sahip akıllı telefonları tercih etmelisiniz. 2020 yılında en az 3500 mAh – 4.000 mAh kapasiteli bir Android telefon tercih etmelisiniz.

Dahili Depolama

Günümüzde bütün veriler Cloud yani sunucularda saklandığı için firmalar hala 64GB modeller üretmeyi tercih edebiliyor. Müzik, film vb. şeyler depolamayı planlıyor veya çok fazla fotoğraf ve video çekiyorsanız en az 128GB depolama alanına sahip bir telefon satın almanızı öneririm. Ayrıca uygulamalar artık eskiden olduğundan çok daha fazla yer kaplıyor. Düşük depolama kapasiteli bir telefon almayı planlıyorsanız, en azından arttırılabilir hafıza seçeneğinin (SD kart) olduğundan emin olun.

Kamera 

Arkadaşlarınızla ve ailenizle fotoğraf paylaşmayı seviyorsanız, iyi bir kameraya sahip bir akıllı telefon satın aldığınızdan emin olun. Pahalı ve amiral gemisi telefonların çoğu (Galaxy S20, iPhone 11 gibi) özellikle düşük ışıkta fotoğraf çekme konusunda beceriklidir, bu da loş bir restoranda flaşsız olduğu halde yine de iyi fotoğraflar elde edeceğiniz anlamına gelir. Ucuz yani giriş seviyesi telefonlar genellikle harika kameralara sahip değildir, bu nedenle kamera kalitesi sizin için önemliyse bütçenizi artırmayı veya kamerası iyi bir orta seviye telefon alma seçeneklerini düşünün.

Bir kez daha, teknik sayfada gösterilen sayılar üzerinde fazla durmamanızı tavsiye ederim. Megapixel (MP) yani kameranın pixel çözünürlüğü hiçbir zaman fotoğraf kalitesinde çok önemli bir etkiye sahip değildir. Burada sensör türü, lens kalitesi ve piksel boyutu hakkında fikir sahibi olmak daha önemlidir. Ayrıca telefonunuzun kullandığı kamera yazılımı çok önemlidir. Bir çok kullanıcı daha iyi fotoğraf çektiği için Pixel telefonların kamera uygulamasını (Gcam) telefonlarına yüklemektedir. Bu sayfada telefonların teknik özelliklerini karşılaştırabilirsiniz.

Satın Alacağınız Firmanın İtibarı

Akıllı telefonu üreten şirketin tanınmış ve güvenilir bir itibarı olması çok önemlidir. Satın alacağınız telefonun güncelleme politikasını bilirseniz güncelleme konusunda hayal kırıklığına uğramazsınız. Apple ve Xiaomi bu konuda en güvenilir firma olmakla ön plana çıkıyor.

En Güvenilir telefon markaları:

• Apple
• Asus
• Google
• Huawei
• Honor
• Lenovo
• Motorola
• Nokia
• Nubia
• Oppo
• Realme
• Samsung
• Sony
• Oneplus
• Xiaomi

Teknik Servis

Telefonu satın aldıktan sonra tamir ettirememe ihtimali başınıza gelebilir. Satın alacağınız telefonu markasının çevrenizde teknik servisi var mı diye araştırmalısınız. Eski bir model satın alacaksınız, ekran gibi temel ve çabuk kırılan/bozulan parçaların yedek parçaları hala mevcut mu diye internetten aratabilirsiniz. Eğer kargo yoluyla teknik servisi hizmeti alacaksınız, diğer müşterilerin deneyimlerini göz önünde bulundurun.

İncelemeler

Sadece teknik özelliklere bakmak yerine, tüm bu faktörlerin tek bir cihazda birleştirildiğinde nasıl performans gösterdiğini bilmek için incelemelere ve kıyaslama sonuçlarına göz atmak en iyisidir. Diğer insanların incelemeleri okuyun, YouTube’de inceleme videoları izleyin hatta satın almak istediğiniz telefonu kullanan birileri varsa o kişilerle konuşun. Techindeep.com’da telefonu kullanan kullanıcıların yaptığı gerçek incelemeleri okuyabilirsiniz.

Apple bu hafta, resmi olarak iOS’un 2020 versiyonunun iPhone 6S’den sonraki her iPhone’a geleceğini doğruladı. Bu, yaklaşık beş yıl önce Eylül 2015’te çıkan bir telefon. Bir telefonun beş sene yazılım güncellemesi alabilmesi gerçekten de muhteşem bir olay.

Bu arada, 2015’in amiral gemisi Android cihazı Samsung Galaxy S6 idi. Telefonun aldığı Android’in en son resmi sürümü, 2016’da düşmüş olan Android 7 Nougat idi. O zamandan beri: hiçbir güncelleme almadı.

Samsung’un bu yıl Galaxy S6’nın Android 11 alacağını duyurduğunu bir saniye düşünün.

Daha önce de söylediğim gibi, “Android güncellemelerde gerçekten kötü” fikrini zaten defalarca yineledik. Ayrıca, Android telefonların ve iPhone’ların neden iOS 14 gibi bir yazılım güncellemesinin beş yaşındaki cihazlara inmesini kolaylaştmayacak şekilde farklı olduklarını birkaç kez açıkladık.

Yazılım yükseltmeleriyle ilgili olarak iPhone’lar ve Android telefonlar arasında tam gerçekçi bir karşılaştırma yapamayacağınızın farkındayız. Ancak, bu, iPhone 6S’nin iOS 14 alacağını görmek gerçekten güzel.

Kabul ediyoruz verilen, iOS 14 aracılığıyla iPhone 6S’ye gelen yükseltmelerin büyük bir kısmı, Android’in uzun zamandır sahip olduğu şeyler olacak. Ana ekran widget’ları, resim içinde resim modu, otomatik olarak organize edilen uygulama klasörleri ve varsayılan uygulamaları değiştirme yeteneği hakkında konuşuyorum. Aslında, Samsung Galaxy S6, piyasaya sürüldüğünde bir şekilde “yeni” iPhone özelliklerine sahipti.

Ancak iOS 14 ayrıca yeni gizlilik korumaları, gelişmiş mesajlaşma özellikleri, yeni kamera ve video hileleri ve çok daha fazlası ile gelecek. Özelliklerin çoğu gecikmiş olsa bile, en azından eski iPhone’lar bu özellikleri gerçekten alacaktır. Bu arada, dünyanın en büyük akıllı telefon üreticisi Samsung’dan 1.000 dolarlık bir akıllı telefon satın alsanız bile, sadece en fazla iki yıllık yazılım güncellemesi yükseltme garantisi veriliyor.

Bununla birlikte, Samsung, Xiaomi, LG ve hatta Google’ın Apple’ın yaptığı kadarıyla yazılım güncellemeleri sunmasını durduran tek şey, şirketlerin bunu yapma veya yapmama isteğidir. Özellikle Google’ın orijinal Google Pixel serisi için  en az bir yıl daha güncellemeye devam etmemesi için hiçbir mazereti yoktur. Apple, iOS 14’ü iPhone 6S’ye verebilirse, Pixel, doğrudan bir karşılaştırma yapıyorsak Android 11’i hatta Android 12’yi kolayca alabilir.

Sonuç olarak, sadece bu makaleyi, iPhone 6S’nin iOS 14 aldığını temel alarak Android 11’i alması gereken telefonların kısmi bir listesiyle kapatacağım. Diğer bir deyişle, aşağıdaki telefonlar hala Android OEM’leri Apple’ın yaptığı kadar önemsiyor olsalardı, Android yükseltmeleri alıyor olurlardı – ama güncelleme almıyorlar.

AMD’nin Navi 31’i Sürücü Kaynak Kodunda Sızdırıldı!

Genellikle, yongalar AMD sürücülerinde tespit edilmeye başladığında, piyasaya sürülmeye çok yakın ve ilk geliştirme dönemlerinin oldukça ilerisindelerdir. Doğruyu söylemek gerekirse neden Navi 31’i Navi 21’den önce gördüğümüzü yorumlamak zor

Bunlar, AMD’nin kendi ARM tabanlı silikonlarına ve Intel (ve AMD) parçalarından uzaklaşma planının bir parçası olan macOS11 “Big Sur” sürücülerine dahil gibi görünüyor. Bu, Apple’ın şimdilik ürünleri için AMD entegre ekran kartlarına bağlı kalmayı planladığı ve silikonun bu kısmını şirket içinde taşımayı planlayamadığı anlamına geliyor.

AMD’nin felsefesi her zaman çipi yarı özel bir ürün olarak tasarlamak ve ardından bilgisayar pazarına sürmektir. Bu yüzden Navi 31, Apple’ın ARM tabanlı Mac serisinin geliştirilmesindeki çiplerden biri olabilir ve kısa bir süre sonra PC alanında görülebilir. Bu, Apple’ın en kısa sürede kendi ürettiği çiplere geçiş planının hızlandırdığı bir hızlanma dönemine geçmesi sayesinde Navi 31’i beklenenden daha erken görebileceğimiz anlamına gelebilir

İşte Hardware Leak’in Sızdırmış olduğu Navi 31 Görselleri

Navi22 ve 23 dahil olmak üzere diğer Navi Ekran Kartları da sürücülere PCI ID’leri için ek destek kodları tespit edildi (yani silikon son doğrulama aşamasını zaten geçti ve PCI ID’leri resmen atandı). Bunlar:

• 0x73A0 (Navi22)
• 0x73A2 (Navi22)
• 0x73A3 (Navi22)
• 0x73AB (Navi22)
• 0x73AE (Navi22)
• 0x73BF (Navi23) İki Kere

Bu sürücülerde aynı zamanda AMD Cezanne mimarisi de tespit edildi. Bu AMD’nin Zen 3 mimarisi ve RDNA2 Navi GPU mimarisi ile yaklaşan APU’su gibi görünüyor. Bunların rekabeti Intel’in Tiger Lake serisi işlemcilerine karşı artırması bekleniyor ve Vega tabanlı grafiklere dayanan mevcut Renoir serisine önemli bir güç katmaları bekleniyor.

Bu yılki Cezanne serisi de yüksek performanslı Cezanne-H ve düşük güçlü Cezanne-U olmak üzere iki bölüme ayrılacak gibi. İşlemciler, mevcut yongalarla aynı olan FP6 paketine sahip olacaklar. Bu bir BGA platformudur denebilir ve önceki nesille aynı mimari tasarımı korunduğundan dolayı dizüstü bilgisayar üreticilerine kesinlikle yardımcı olacaktır. Kesin olan bir şey var, AMD son derece heyecan verici tasarımlar üzerinde tam güç çalışıyor ve oyuncuların bu ürünler piyasaya sürdükçe ödedikleri para azalmaya devam edecek.

Mod APK, üçüncü parti yazılımcılar tarafından uygulamaların içine yerleştirilen reklamları kaldırmak ve ücretli seçenekleri bedava hale getirmek için belirli bir yöntemle yazılımının değiştirilmesine verilen ibaredir. Buradaki Mod kelimesi uygulamanın içeriğinin düzenlenmiş yani modlanmış olduğunu belirtir.

Mod Apk’ler Resmi Değildir

Mod APK’ların kötü niyetli insanlar (Hackerlar) tarafından tekrar oluşturulması sonucunda mod hale getirilen uygulama, kişisel bilgilerinizi çalmak veya banka bilgilerinize erişmek amacı ile yazılan kötü amaçlı yazılım içerebilir.

Mod APK Zararlı mı?

Mod APK’ler tam olarak hangi içeriğin değiştirildiğini bilmediğimiz durumlarda zararlı olabilir. Dosyalar, rehber gibi önemli verilere erişim izni istenmiyorsa ve güvenilir bir alandan indirdeyseniz zararlı olma ihtimali azdır. Eğer resmi sürümde bulunan izinlerden daha fazla bir izin istiyorsa, zararlı (virüslü) olma ihtimali vardır. Bilinmeyen sitelerden indirilen ve içeriğiniden tam emin olamadığınız Mod Apk’ler cihazınıza ciddi zararlar verebilir.

Kullanıcıların Mod APK’yi Tercih Etme Sebepleri

1- Reklamlardan Arındırılmış Uygulamalar

Kullanıcıların Mod APK’ları kullanmalarının en önemli nedenlerinden biri bu can sıkıcı reklamları  görmek istememeleridir. Böylece uygulamalarda daha  kaliteli vakit geçirebilirler.

2- Ücretli Özellikleri Bedava Aktif Hale Getirmek

Bir Mod APK, herhangi bir ücret vermek zorunda kalmadan tüm ücretli seçeneklerin kullanılabildiği bir uygulamanın kullanılabilmesine imkan sağlar.

3- Uygulama İzinlerini Kaldırmak 

Bazı uygulamalar kullanıcılardan gerekmediği halde kişiler, anlık lokasyon bilgisi gibi özel bilgiler isteyebilirler. Mod Apk’lar bu gereksiz izinleri ortadan kaldırır.

Mod Apk’nin Verebileceği Zararlardan Korunmak İçin Ne Yapmalıyız?

• Uygulamaları yüklemeden önce bir antivirüs yazılımına taratın
• Sadece güvenilir sitelerden Mod Apk indirin
• Kurulumu yaptıktan sonra gördüğünüz tuhaf uygulama izinlerine dikkat edin

Eğer bu konulara dikkat ederseniz bir sorun çıkmadan Mod Apk’lerın bize sunduğu özgürlüklere sonuna kadar sahip olabilirsiniz.

İşte Oneplus Nord Hakkında Bildiklerimiz

AndroidCentral’ın son haberine göre, OnePlus Nord’un ön tarafında çift kamera olacak. Bu, son birkaç ay içinde gördüğümüz her sızdırma bilgilerden hemen hemen anlaşılıyor.

OnePlus Nord’un Ön Kamerası 32 + 8 Mega Piksel Çözünürlüğe Sahip Olacak

Android Central, bu sızıntının kesin olduğunu doğrulamış bulunmakla beraber OnePlus Nord’un ön kamerası 32 megapiksel birincil sensör ve 8 megapiksel geniş açılı modülden oluşacak. Sensörler sol üst köşeye konumlandırılmış durumda.

Son birkaç yıldır, OnePlus telefonlarında sürekli 16 megapiksel ön kameralar kullanıyordu. Bununla birlikte OnePlus’ın telefonlarında sürekli olarak Sony sensörlerini kullandığını da ekleyelim.Bu köklü değişikliğin piyasalarda ciddi bir etki yaratacağına eminiz desek yeridir.

OnePlus, ilk olarak OnePlus 3T cihazında , Samsung yapımı 3P8SP sensörünü kullanmaya başladığından beri yani 3 yıldan uzun bir süredir telefonlarında 16MP ön kamera sensörü kullanıyordu. Onpelus, OnePlus 5 / 5T ve 6 / 6T ile birlikte Sony’nin IMX371 sensörüne geçti ve geçen sene de gene 7T ve 7T Pro için aynı Sony yapımı IMX471 sensörünü kullanmaya başladı. Bu sensör aynı zamanda 8 ve 8 Pro’da da kullanıldı. bu nedenle OnePlus’ın OnePlus Nord ile bu alanda farklı bir şey yaptığını görmek heyecan verici.

Şimdiye kadarki sızıntılara dayanarak, OnePlus Nord’un, 90Hz AMOLED ekran ve Snapdragon 765G çipseti ile geleceğini söyleyebiliriz. OnePlus, telefonun ilk olarak Hindistan’da ve Avrupa’da piyasaya süreceğini doğruladı. Ancak, Kuzey Amerika ve diğer bölgelere tam olarak ne zaman ulaşacağını bilmiyoruz. Fiyatlandırma söz konusu olduğunda, şaşırtıcı bir iddaya göre, Carl Pei telefonun 299 Amerikan Dolarına mal olacağını ima etti. Bu, OnePlus Nord’un Pixel 4a ve iPhone SE ile doğrudan rekabet edeceği anlamına geliyor.

Lansman sadece bizden iki hafta uzaklıkta, bu yüzden önümüzdeki günlerde OnePlus Nord hakkında daha fazla bilgi sızmasını bekliyoruz